son beğenilen tanımları genel istatistikler
yıkayınca geçmiyor kokun kokumu yitirmekten korktum işığı en güzel aldığım yerdeyim kalbin hep küllerdi benim işim bir ateş istemiştim canım yandı vazgeçtim Çatlak bir kadeh kalbim sızıyorum küçücük ufacık kaldım minicik gözlerine sığabilirim ağlarsan eğer ilk damlanla arınabilirim küçücük ufacık kaldım ağlarsam düşerim, ağlarsan düşerim bir gün aklımı bulamayacağım fikrimde kaybolup gidecek bataklıkta bir nergis gibi aklımın içinde sen nerdeysen...
canım, uzandığın yerde yazıyorum, yorgunum pek, aynada yüzümü gördüm, âdeta yeşil. havalar soğuk, yaz gelmeyecek. haftada otuz liralık odun lâzım, başa çıkılır gibi değil. demin, sofada iş görürken battaniyemi aldım sırtıma. camlar, çerçeveler kırık, kapılar kapanmıyor. burda barınmamız imkânsız artık, taşınmalı, ev yıkılacak üstümüze. kiralarsa dehşetli pahalı. sana bunları ne diye anlatırım? Üzüleceksin. derdimi kime dökeyim? kusura bakma. diye devam eden uzunca bir şiirdir.
özel kişiler için özel olan duyguları anlatan değerli kelimelerdir... eğer özel bir şeyler hissediyorsanız bu kelimeler dudaklarınızdan dökülürken ürperirsiniz,titrer belki ... belki kendinizi uçuyor gibi hissedersiniz!... belki gözlerinizden akan o damlacıklara hakim olamayacak,belki o an dünyanın en mutlu insanı olacaksınız... eğer gerçekten sevdiğinizi söylüyorsanız üzülmeyin sevmek dünyanın en güzel erdemlerinden biridir ki bunu söyleyebilme cesareti ... seni seviyorum diyebilme cesareti apayrı bi durumdur...
mesela birisi size bir şaka yapacak olduğunda onun şakalarına olması gerekenin tersinde tepki verirseniz onun şaka konusunda onun hevesini kusağında bırakmış olursunuz ;)
6.02x10²³ tane atom yada molekülden oluşur.genellikle n ile güsterilir. böyle bakınca pek karışık görünmese de inanın Öss tipi sorularda iş içinden çıkılamaz bi hal alıyor avagadro sayısında!
bizler için ne kadar zorluklara katlanmıştır... ve türkiye cumhuriyetini bizlere emanet etmiştir. inşallah bizlerde bu ülkeyi çağdaş uygarlık seviyeine çıkarabilir ve atatürk fikirleri doğrultusunda ilerletiriz. vasiyeti malik olduğum bütün nutuk ve hisse senetleriyle Çankaya'daki menkul ve gayrimenkul emvalimi cumhuriyet halk partisi'ne atideki şartlara, terk ve vasiyet ediyorum: 1. nukut ve hisse senetleri, şimdiki gibi, İş bankası tarafından nemalandırılacaktır. 2. her seneki gibi nemadan, nispetleri şerefi mahfuz kaldıkça, yaşadıkları müddetçe, makbule'ye ayda bin, afet'e 800, sabiha gökçen'e 600, Ülkü'ye 200 lira ve rukiye ile nebile'ye şimdiki yüzer lira verilecektir. 3. sabiha gökçen'e bir ev de alınabilecek, ayrıca para verilecektir. 4. makbule'nin yaşadığı müddetçe Çankaya'da oturduğu ev de emrinde kalacaktır. 5. İsmet İnönü'nün Çocuklarına yüksek tahsillerini ikmal için muhtaç olacakları yardım yapılacaktır. 6. her sene nemedan mütebaki miktar yarı yarıya, türk tarih ve dil kurumlarına tahsis edilecektir. k.atatürk atatürk'ün büyük insanlığını her şekilde anlayabiliyoruz.vasiyetinde bile türk dil kurumunu ve önemli şahsiyetleri düşünmüştür.
ve bizlerde bunlardan dolayı hala bu gazeteyi alıp okuyoruz... yazık bize!
hep hüzün mü sürükler yüreklere , hep ayrılık mı getirir aşıklara , hep yalnızlık mı yaşatır insanlara , yoksa tüm bunlar,,, tüm bu anlatılanlar tüm bu yaşanan söylentileri bunlar belki yalan,belki kurgu,belki tesadüf... yaşamadan bilemezsin. kimse aşık olup sonbaharda ayrılmadan , sevdikleriyle olup onları sonbaharda kaybetmeden , kimse mutlu olup sonbaharda hüzünlenmeden bilemez... kim bilebilir tüm bunları! kim bilebilir sonbaharda ayrılığın zor olduğunu... kim bilir yapraklar bile ağacını terk ederken beni sevdiğimin sonbaharda terk etmediğini! terk etti... bıraktı tüm yaşananları. tüm yaşananları bir sonbahar akşamı silip gitti yüreğinden! beni silip gitti bir sonbahar akşamı... eğeğr silmeseydi beni,bırakmasaydı yapayalnız ben nerden bilirdim sonbaharda ayrılığın daha bi kötü olduğunu...!! bence sonbahar ayrılığın ve yalnızlığın yürekta hat safhada hissedildiği bir mevsim değil insanlar için geçiş dönemidir.
insan yaşça hayat yolunda ilerledikçe sadece bedensel ve gerçeklik yolunda adımlar atar. düşünce anlamında ileri gittiğini düşünmüyorum çünkü o çocukluktaki hayal dünyası yaş ilerledikçe yerini gerçekçiliğe bırakıyor. artık bi masal dünyasında iyilik meleği olabileceğinize olan inancınızı yitiriyorsunuz... belki artık beyaz atlı prens bekleyemeyeceksiniz... belki dünyayı kurtaramayacaksınız... tüm bunları yaşınız ilerledikçe yapamayacağnız için üzülmeyin kendİ dÜŞen aĞlamaz... !!! belki şimdi daha da üzüleceksiniz... bilemem ... ama tüm bunların olmasına biz,kendimiz,meydan veriyoruz bunu asla unutmamamız gerekiyor.
açık bi havada gökyüzüne bakınca ne kadar ihtişamlı görünüyorlar.insanı heyecanlandırıyorlar.çünkü kilometrelerce uzaktan bize ışık veriyorlar.insanın gözünü kırpmadan saatlerce izleyesi geliyor o sahte güzelliklerini...evet sahte güzelliklerini!neden mi?çünkü yıldızlar kendi güzelliğini değil ışığını çaldığı güneşimizin güzelliğini yansıtır.ya da yüzyıllar önce ışığına yitirmiş olmasına rağmen biz onu sahte yıldızı görebiliyoruz... biz yıldızlara değil güneşe kapılmalıyız.çünkü esas güzellik ondadır!....
olabilir ... ama belki de hayattaki kötü alışkanlıklarından vazgeçmek için söylenir. içkiye,sigaraya,yalana,dolandırıcılığa söylenen bir elveda... ne güzell...keşke her veda bu kadar olumlu olsa! böyle olsa insanlar kaybetmek yerine kazanmayı seçmiş olur... ve kendinden bir şey kaybetmez aksine kendini kazanır. ya böyle olmazsa !?... sevdiğin,vazgeçemeyeceğin bir kimseye veda etmek... ne iç burkucu,ne zor!! ...
kim bilir!?...nedenler farklı olsa da sonuç hep aynı ... hep 'keşke' hep 'keşke' sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz. sözlük sistemi ile geliştirilmiştir. |